Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bugün bir dizi temaslarda bulunmak üzere Düzce’ye geldi. Düzce Valiliği’nde Düzce Valisi Selçuk Aslan ve diğer protokol üyeleri ile yaptığı basına kapalı toplantının ardından kameralar karşısına geçen Bakan Tunç, Türkiye’nin gündemine oturan 28 şubat postmodern darbesi sanıklarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından affedilmesi ve dönemin HDP yöneticilerinin yargılandığı Kobani davasındaki karar duruşmasında verilen cezalar ile ilgili detayları aktardı.
"28 Şubat sanıklarının tahliyeleri bugün gerçekleşecek”
28 Şubat darbesi sanıklarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın af yetkisini kullanmasının ardındantahliyelerin bugün gerçekleşeceğini söyleyen Bakan Tunç, “Cumhurbaşkanımız Anayasanın 104.maddesinin 16. Fıkrası gereğince yetkisini kullandı. Tahliyeler gerçekleşir. Maalesef darbelerin kara lekeleriyle dolu tarihimiz. Ülkede darbeler olmasın diye demokrasinin standartlarını yükselttik. Yargı huzuruna çıkarak işledikleri suçlar neticesinde cezalarını aldılar. Ülkemizde demokrasinin standartları artması için, hız kesmeden mücadelemizi sürdüreceğiz. Demokratik, sivil yeni anayasaya kavuşuncaya kadar mücadelemiz sürecek. 28 Şubat sanıkları yaşları ilerlemişti, sürekli sakatlık nedeniyle af yetkisi kullanılmış oldu. Tahliyelerin bugün gerçekleşmesini bekliyoruz” dedi.
Kobani davası
Kobani davasının karar duruşmasında aralarında dönemin HDP’li yöneticilerin de olduğu çok sayıda sanığa ceza verildiğinin altını çizen Bakan Tunç, “Orada tahliye olacak olanlar var, mahkumiyetler var ve beraat edenler var. 6,7,8 Ekim olaylarını biliyorsunuz 35 il 96 ilçe ve 131 yerleşim yerinde büyük bir tahribata neden oldu. 37 vatandaşımız Yasin Börü ve onun arkadaşları kurban eti dağıtırken maalesef katledildiler. Suriye’deki iç karışıklıklar bahane edilerek, sokak hareketleri şiddet hareketleri başlamıştı ve bu süreç içerisinde 37 vatandaşımızın hayatını kaybettiği okulların, iş yerlerinin, ticaret hanelerin, evlerin taşlandığı ve saldırılarla karşı karşıya kaldığı bir ortam. 6, 7, 8 Ekim olaylarını hep beraber hatırlıyoruz. 2014 yılında gerçekleşti, sonrasında hemen Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 41 sanığın yargılanmasına başlanmıştı. Oradaki Yasin Börü ve arkadaşlarını öldüren sanıklarla ilgili, bunlardan 25’i çeşitli sürelerden hapis cezasına çarptırıldı, 15’i de ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Tabii dün karara bağlanan dava ile ilgili olarak da Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi kararı açıkladı. HDP’nin o dönemde halkı sokağa çağırması ile ilgili olarak başlatılan, bir adli soruşturma ve sonrasında davaya dönüşen ve bugüne kadar dünkü kara kadar yargılamaları süren davada da 108 sanık yargılandı. Bunlardan 72 tanesi firari, bunların dosyaları tevkif edildi. 36 sanıktan 18’i tutuklu, 18’i de adli kontrollü olarak yargılanıyordu. Dün açıklanan kararla beraber, 24 kişi hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 302.maddesindeki devletin birliğini bütünlüğünü bozmak suçuna yardım etmek Türk Ceza Kanunu 39 gereğince cezaları açıklanmış oldu. 12 sanık hakkında da beraat kararı verildi. Beraat eden sanıklarla ilgili olarak da bugün itibariyle dün akşamdan itibaren tahliyelerde gerçekleşmiş oldu” diye konuştu.
“Demokrasilerde şiddete yer yoktur”
“Tabii bu tür terör olaylarının şiddet olaylarının ülkemizde bir daha meydana gelmemesi için ülke olarak birlik ve beraberliğimizi korumamız en önemli şey” diyen Bakan Tunç, son olarak şunları söyledi:
“Terörün her türlüsüyle mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu anlamda Türkiye’yi uzun bir geleceğe kavuşturmak, birlik beraberliğimizi bozmaya yönelik, çocuklarımızın geleceğini tehdit eden, Türkiye’nin huzurunu bozmaya dönük faaliyetlere hiçbir zaman müsaade edilmeyecektir. Bu anlamda bu tür çirkin olayların şiddet olaylarının bir daha gerçekleşmemesi, bütün temennimiz. Çünkü demokrasilerde şiddete yer yoktur, demokrasilerde şiddet çağrısına yer yoktur. Dolayısıyla demokratik siyaset yapmak isteyenlere alan açıktır, ama gerek Anayasamızın 26. Maddesi, gerek BM Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesinin 19. Maddesi, gerek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10 ve 11. Maddeleri şiddeti reddeder, şiddet çağrısını reddeder. Dolayısı ile bu anlamda bağımsız ve tarafsız yargımızın vermiş olduğu bir karar söz konusudur. Tabii bu karar ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu bir karardır. İstinaf ve Temyiz süreçleri vardır, bu süreçleri hep beraber bekleyeceğiz.”
HABER: Savaş ARI
