Demokrasi ve politika Roma ve Yunan kültüründen gelmektedir.O günün sermaye ve gücü elinde bulunduranların halkın karşısına paralarını ve sahip oldukları ülkeyi kendi emirleri doğrultusunda idare edecek vasıftaki kişileri halka tavsiye ederler bu şahısların kurmuş oldukları partilerden birini seçmeleri için önlerine sandık koyarlar halkta efendilerinin tavsiye ettiği kişi ve grupları arasında tercih yaparlar bu sisteme demokrasi efendileri adına halkın karşısına çıkıp verdikleri vaadlerle halkın tercihini kazanmaya lafla üstün gelmeye çalışanlarada politikacı denir.
Efendileri halkın seçmiş olduğu politikacılara yönetmekte olduğu şehirlerde belli bir yere kadar rant elde etmelerine göz yumar zenginleştirir nemrutlaştırır halktan koparır üstün bir sınıf oluşturur.Sineğin bala alışması gibi o hayata müptela olur.
Daha sonra efendileri zarar etmekte olan bütün devlet yatırımlarını özelleştirttirir,sattırır,teknolojik icatlarını sattırmak için uzaya uydu yollattırır yollar,hava alanları,limanlar marinalar yaptırır bölgesindeki enerji kaynaklarını ele geçirmek için oralarda kaos çıkarttırır efendiler emirlerindeki terör örgütleri ile politikacılarına ve halka korku salar adeta cenneti dünyada arayan maneviyatını yitirmiş teknolojik manyaklık lüks düşkünü hiç ölmeyecekmiş gibi yaşamaya alıştırılmış elindekileri kaybetmekten korkan mankurtlaştırılmış modern köleler meydana getirir.Bu sebepten Roma ve Yunan kültüründen gelen Demokrasiyi kabul etmiyorum politikada yapmamaya karar verdim.
Siyaset, insana, topluma ve ülkeye hizmet etme meslek ve metodudur. Halkın işlerini ve devletin menfaatini en uygun bir şekilde görüp gözetmektir.
Bu nedenle siyasetçiler toplumun durumunu en iyi bilen, bilgili ve akıllı insanlarıdır.İslam Siyaseti halkın sorunlarını Allah adına O'nun rızasını kazanmak için çözmektir.
İslami yönetimde Toy vardır istişare vardır meşveret vardır alanlarında uzman liyakatlı insanların bir araya gelerek toplandıkları kurullar vardır.
Bu kurulları halkın arasından süzülen davası uğrunda cefa çekmiş fedakarlık yapmış ülkesini bağımsızlığını insanını canından aziz bilmiş siyaset adamları oluşturmaktadır.Bu insanlar kendilerini dünyanın sahibi zanneden küresel güçlere asla biat etmemiş MALİKÜL MÜLK olan yüce Rabbil Alemine biat etmişlerdir
Ben Avrupa Birliği kapısında zorlanan, aşağılanan Türkiye istemiyorum. Ben kendi medeniyetimle olurum. Ben yeniden Tük-İslam medeniyetinin inşaatını istiyorum.
Türk İslam medeniyetiyle ayağa kalkmış Adriyatikten Çin seddine kadar birleşmiş kaynaşmış bir Türk dünyası hayal ediyorum diyen Küresel güçlerin bütün vaadlerini Resuli Ekremin ahlakı ve inancıyla '' Bir elime ayı verseniz bir elime güneşi verseniz VALLAHİ Ben bu davadan dönmem'' cevabını veren Şehit Lider Muhsin Yazıcıoğlu gibi siyaset yapmayı ALLAH bizlere nasip eylesin, demokrasi havarilerinin politikacısı olmaktan imanımızı zedelemekten ahiretimizi kaybetmekten Rabbim muhafaza eylesin İNŞAALLAH
Suat ÇİLLİOĞLU .
