ÜNSAL’IN MUZİP DİLİYLE ‘YÖNETEMEYEN’ YÖNETİCİLER

Düzce’de ahbap-çavuş ilişkisi yüzünden ortada dönen çıkar oyunları memleketin gelişmesini sekteye uğratıyor. Hizmet makamlarında oturan ancak şehrini değil kendisini ve çevresini ihya eden yöneticilerden kurtulamayan Düzce’de ne sorunlar bitiyor ne de şikayetler… Düzce için aslında büyük bir problem olan bu konuya muzip bir dille yaklaşan Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, oturdukları koltukları dolduramadıkları halde önemli yetkilerle donatılan insanların, değil Düzce’ye fayda sağlamak, sorunlar yumağından başka bir şey ortaya koyamadığını kinaye dolu cümlelerle anlattı. İşte Ünsal’ın yorumlarıyla, çok iş yapıyormuş gibi gözükenlerin arka planda döndürdüğü dolaplar…

ÜNSAL’IN MUZİP DİLİYLE ‘YÖNETEMEYEN’ YÖNETİCİLER

Düzce’de ahbap-çavuş ilişkisi yüzünden ortada dönen çıkar oyunları memleketin gelişmesini sekteye uğratıyor. Hizmet makamlarında oturan ancak şehrini değil kendisini ve çevresini ihya eden yöneticilerden kurtulamayan Düzce’de ne sorunlar bitiyor ne de şikayetler… Düzce için aslında büyük bir problem olan bu konuya muzip bir dille yaklaşan Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, oturdukları koltukları dolduramadıkları halde önemli yetkilerle donatılan insanların, değil Düzce’ye fayda sağlamak, sorunlar yumağından başka bir şey ortaya koyamadığını kinaye dolu cümlelerle anlattı. İşte Ünsal’ın yorumlarıyla, çok iş yapıyormuş gibi gözükenlerin arka planda döndürdüğü dolaplar…

14 Şubat 2025 Cuma 16:43
ÜNSAL’IN MUZİP DİLİYLE ‘YÖNETEMEYEN’ YÖNETİCİLER

Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, Düzce’nin gündemine ışık tuttuğu ‘Yorumluyorum’ programında belediyenin BELTAŞ şirketi yöneticileri tarafından sürekli aynı firmaya sağlanan ayrıcalıklara dikkat çekerek, hiçbir şey bilmez iken bir anda kendisini imamlık yaparken bulan Bekri Mustafa’nın hikayesini anlattı.

“BELTAŞ tarihinin en başarılı dönemine girdi”

BELTAŞ Genel Müdürü Üzeyir Yiğit ekseninde yaşanan gelişmelere dikkat çeken Ünsal, Genel Müdür Yiğit’e yakın olanların şirket nimetlerinden nasıl faydalandığını şöyle anlattı: “BELTAŞ, dükkanlar, Küçük Sanayi Sitesi dediğiniz zaman şöyle bir doğru var. Bizim sektörümüzden bir arkadaşımız Analiz TV’den. Muhammed Doğankaya çöpün başına geçti, çok güzel işler oluyor. Muhammed orada ne kadar ayıklanacak iş varsa ayıklar. Gerekli altyapıyı da kurdu, ayrıştırma tesisini de kuruyorlar, bunlar güzel becerir. Üzeyir Yiğit de tabii ne kadar güzel işleri takip ediyor. BELTAŞ tarihinin en başarılı dönemine girdi. BELTAŞ şu anda karlılıkta zirvelere çıktı Üzeyir Yiğit sayesinde. O kadar çok kazanıyor ki.”

“BELTAŞ’taki dükkanların müteahhitliğini de yapmış”

Yine Üzeyir Yiğit ile yakın dost olduğu bilinen ve sık sık Yiğit’i programlarında ağırlayan Analiz TV’nin sahibi Murat Albayrakoğlu’nun açık hava reklamcılığının ardından BELTAŞ için müteahhitlik de yaptığını söyleyen Ünsal, “Analiz Televizyonu var; bu billboard ihaleleri var ya ilanlarınız olursa oraya gidin. O firma bütün billboardların ihalelerini yapıyor, ilanlarını koyuyor. Minare hesabı bir usulü vardır tabii. BELTAŞ’ın yaptığı dükkanlara gelelim. Bu arkadaşımız film sektöründen gelmiş, basın sektörüne girdi. Allah selamet versin. Billboardları da takip ediyor, ilanlarını alıyor. İhtiyacı olan gitsin diye söylüyorum. Bu arada bu arkadaşımız BELTAŞ’taki dükkanların müteahhitliğini de yapmış. Kapı, pencere, çerçeve ne lazımsa bu konuda da mahir, ne güzel insanlar var.” dedi.

“Bekri Mustafa imam oldu dersin”

Bekri Mustafa hikayesiyle Düzce’de memleket için değil menfaat için dönen oyunların geldiği noktaya parmak basan Ünsal, şu ifadeleri kullandı: “Bekri Mustafa hikayesi geldi aklıma her zaman olduğu gibi, çok seviyorum bu hikayeyi. Bekri Mustafa biliyorsunuz Bektaşi erenlerinden. Namaz yok, oruç yok, abdest yok. Fakat ekmek yiyecek hali kalmamış Bekri Mustafa'nın. Bekri Mustafa bir sünni dergahına sığınmış. Onlar da Müslümanlar; ‘Allah’ diyene, ‘İman’ diyene, ‘Kur'an’ diyene çabuk inanırlar. Sosyalistlerin dediği gibi ‘Din afyondur ama amacına kullanıldığı zaman din insanları mutlu eder. Kullanmazsanız afyon gibi uyuşturur.’. Bekri Mustafa bir gün oradan derviş kıyafetleriyle beraber bir köye gelmiş. Köyün imamı ölmüş cemaat ‘Seni mi gönderdiler? Defnedecek adam yok.’ demiş. Bekri Mustafa bakmış iş kalmış başa. Demiş ‘Beni gönderdiler.’. Köyde vefat eden olmuş, cenazeyi yatırmış musallaya. Tabii Bekri Mustafa bilmiyor ama durumu idare ediyor. Gömdükten sonra salkım verilir ya ölüye. Kulağına eğilmiş demiş ki; ‘Arkadaş hakkını helal et, ben bu usulleri yerine getirdim mi bilmiyorum ama hayat bu. Vallahi benden öbür tarafa selam söyle. Bu dünyayı soran olursa ‘Bekri Mustafa imam oldu.’ dersin. Onlar anlarlar dünyanın halini.”

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.