KATAR konusunu herkes gibi ben de yakından takip ediyorum. Ama konunun özüyle ilgili pas geçilen önemli detaylar var! Hem de çok önemli! Dünyayı bir bütün olarak görmediğiniz zaman bunları anlama şansınız yok. Birbirine çok uzakmış gibi görünen çok önemli güçler aslında bir kampın oyuncularıdır! Bizler her şeye içeriden bakmayı tercih ettiğimiz için pek çok unsuru atlarız. Iskalarız! Gelin adım adım gidelim! Ne olduğunu, olacağını ve yapılmak isteneni anlamaya çalışalım… Son haftalara baktığımız zaman terörle tanışan ve canı yanan kim? Elbette İNGİLTERE! İngilizler öyle sıradan küçük bir devlet değildir! AKLI bayrak yapan ve güneşin batmadığı bir imparatorluktur!
Bu da öyle kolay kolay elde edilecek bir başarı değildir. Dünya üzerinde ne kadar AKIM varsa bakın çoğu İNGİLİZLER'in eseridir. Siyasette de böyledir. Özellikle ORTADOĞU, İngiliz aklı olmadan çözülmez… Buna itirazı olan devlet de en az bunlar kadar güçlü olmalı. Akıllı olmalı ki BOMBALARI patlatabilsin! Bu da Amerika'dır! Bu nedenle PEŞ PEŞE bombalar patladı Londra'da, Manchester'da!
Kabil'de bombalar ölüm kusarken biz de helikopter kazası yaşadık! Çin'den başlayıp İngiltere'de son bulacak olan hatta yer alan ülkelerin canı yandı! İran dahil! Şimdi sıra KATAR'da! Ve çok daha kapsamlı bir planla saldırılıyor!
Operasyonların merkezi PENTAGON!
Bunu artık bilmeyen yoktur sanırım.
Günlerdir yazıyoruz! Şimdi konuyu biraz daha açalım. BEYAZ SARAY'a yakın yerlerde ne konuşulduğunu aktaralım ki olayın önemi daha net ortaya çıksın!
Trump ORTADOĞU gezisine çıktıktan sonra operasyonlar peş peşe geldi mi? Evet geldi! Demek ki İsrail ve Suudi Arabistan'la başlayan gezinin KODLARI arasında KATAR en önemli yeri tutuyormuş! Trump bunu saklamadı. Zaten saklamayacak biri olduğu için getirildi. Bakın Trump en ciddi konuları bile muhatabının yüzüne açık açık söylüyor. Siyaset yapmıyor! ABD DERİN DEVLETİ ONU İMPARATOR olarak getirdi! Tavrı ve edasıyla en uygun figür oydu! Kalırsa en büyük ABD BAŞKANI olacak!
Neyse… Trump KATAR'a ambargoyu başlattıktan sonra, kuşatma emrini verdikten sonra, KATAR EMİRİ EL TANİ'ye seslendi: "BURAYA GEL KONUŞUP BU İŞİ BİTİRELİM!"
Kimse bir şey anlamadı. Hem ambargoyu başlatıyor, hem de davet ediyordu. Ben EMİR'in gitmeyeceğini biliyordum. Gitmedi de. Hayatının en doğru hamlesini yaptı EMİR! ABD BAŞKANI'na "HAYIR" diyerek çok önemli bir adım attı!
Açalım biraz daha… Çünkü operasyon tam da burada başlayacaktı!
Katar Emiri Tani bu teklifi barışçı bulup gitseydi KATAR'a tepki gösteren ülkelerin temsilcileri de orada olacaktı. ABD de sözde arayı bulacaktı! Ama oyun başkaydı!
Katar emiri DOHA'dan ABD'ye gitmek için havalandığında bölgede KATAR'a karşı olan ülkeler UÇUŞ ROTASINA İTİRAZ etmeyecekti… "Buyur git!" diyeceklerdi. Emir de her şeyin yolunda gittiğini düşünecekti! "Ortak bir nokta bulunmak isteniyor" diye aklından geçirecekti! Sadece Suudlar değil, mesela Bahreyn de olumlu havayı pompalayacak, Emir'i umutlandıracaktı… ANCAK!
Emir'in uçağı Washington'a indiği an operasyonda ikinci perde için start verilecekti… Yeni oyuncular sahne alacaktı… Uçuş izni konusunda sorun çıkarmayan ülkeler EMİR'i Washigton'da görür görmez ellerine verilen delillerle anında INTERPOL'e başvuracaktı. "BU TERÖRİSTİN ORADA NE İŞİ VAR!" diyerek tutuklanmasını isteyeceklerdi.
Zaten başvuru için gerekli dökümanlar ABD tarafından kendilerine verilmişti!
Sunulan belgelerin sağlamlığı, doğruluğu gözetilmeden INTERPOL ışık hızıyla hareket edecek ve KIRMIZI BÜLTEN çıkaracaktı… ARAP LİGİ, dışarıdan gelen belgelerle KATAR EMİRİ'ni indirecekti!
DARBEYE ORTAK olacaktı… Zaten Pentagon bunu istiyor ve planlıyordu! Sadece bölgedeki oyuncuların katılması gerekiyordu. Orada da bir sorun görünmüyordu! Herkes rolüne kendini kaptırmıştı… Eğer Katar Emir'i Washington'a gitse ve KIRMIZI BÜLTEN'den sonra göz altına alınsa üçüncü perde sahneye konulacaktı… İsmini şimdilik söylemeye gerek yok ama AİLEDEN, ABD'ye çok yakın bir isim EMİR gözaltındayken idareyi ele alacaktı.
EMİR için 2 ay gözaltı süresi öngörüldü!
2 ay içinde KATAR tamamen ABD'ye bağlı bir vilayet haline gelecekti. Suudlar'ın, Bahreyn'in, Mısır'ın yardımıyla… Ailenin önemli bir üyesi olan isim YENİ EMİR olarak işbaşı yaptıktan sonra TANİ salıverilecekti. Ancak TANİ'nin gideceği bir ülkesi olmayacaktı.
Katar'a sokulmayacaktı. Asla girişine izin verilmeyecekti.
Muhtemelen KATAR EMİR'i yine TÜRKİYE'nin korumasında olarak İstanbul'da yaşayacaktı.
Yaşamak zorunda bırakılacaktı… Ama Katar Emir'i bunları görmüş olacak ki gitmedi ve plan suya düştü. Ya da bilmiyordu, hislerine kulak verip gitmedi!
Bilemem! Ama gitmediği için ayakta şu an! Tabii Pentagon'un bu işten vazgeçtiğini düşünmek zor! Devam edeceklerdi.
Şimdi ikinci planı devreye sokmak için geleceklerdi… KIRMIZ BÜLTEN hala bir seçenek. Emir geri adım atmazsa, ki atmayacak, tansiyon tırmanacak!
Pentagon şimdi Emir'i kuşatmak için içeride sıkıntı meydana getirmeye uğraşacak… Bunun için de harıl harıl çalışıyorlar. Emir'in ayakta kalmasının tek yolu var! İNGİLTERE ile TÜRKİYE'nin yardıma koşması!
Ankara gerekeni acilen yaptı. Asker, silah ve uçak yollayacağını açıkladı.
Ama bu yeterli değil. Çünkü işin içine İNGİLİZLER'in girmesi şart. Onlar olmazsa biz de açık hedef haline geliriz ve desteğimizi anlatmakta sıkıntı yaşarız. Araplar'ın bile karşıda olduğu bir operasyonu bertaraf etmek için Londra şart!
TAMAM!
Burada ne devreye girdi! İngiltere'deki seçimler… Ne yaptı Amerikalılar?
Bombalarla, bomba ihbarlarıyla İngilizler'in güvenini sarstı. Başbakan THERESA MAY birinci parti olarak çıksa da TEK BAŞINA HER KARARI VERMEK İÇİN
YETERLİ SAYIYI BULAMADI. Bunun nedeni bombalardı, saldırılardı, baskınlardı!
Hatırlayın, British Airways uçak kaldıramadı.
SİBER SALDIRI ile NSA İngiltere'yi felç etti. Bunlar seçmenin kararını etkiledi… Ve İŞÇİ PARTİSİ daha önce de yazdığım gibi yükselecekti, yükseldi. Yani KRALİÇE'ye ve Rothschildler'e düşman olan parti tırmandı!
Seçimin yıldızı İŞÇİ Partisi ve lideri Jeremy Corbyn oldu!
Yani KATAR'a gitmek için PARLAMENTONUN TAM DESTEK olması gerekiyordu. ABD bunu da hesap edip öncesinde seçimlerin trafiğini değiştirecek hamleler yapıyordu!
İngiliz seçmene güvende olmadığı duygusu veriyor, siyasi tabloyu değiştiriyordu!
Bir yere kadar da bunu başardılar!
Şimdi KATAR yardım beklemekte!
Türkiye hemen kararını verdi! İngiltere ise beklemede! Muhtemelen vereceklerdir ama hız sorunu yaşıyorlar. Bu da çok önemli.
Saatler içinde her şeyin değişeceği bir iklimdeyiz.
Gerçek olan Pentagon İngiltere'yi ince hesaplanmış operasyonla durdurdu!
İngiltere KATAR'ın önemli miktarda parasını yönetmektedir.
BU NEDENLE!
Önümüzdeki bir iki ay çok ama çok önemlidir! Katar alınırsa her şey allak bullak olur!
Alınmazsa ABD büyük mevzi kaybeder!
Katar kontrol edilirse yakan top Türkiye'ye gelecektir.
Önümüzdeki döneme İngiltere, Katar ve Türkiye'nin performansı damga vuracaktır… Katar'ın Washington'ın yörüngesine girmesi İngilizler'i ORTADOĞU'dan gelmemek üzere göndermek demektir.
Buna izin verirler mi? SANMAM!
ABD vazgeçer mi? SANMAM!
KAVGA BU! DAHA DA BÜYÜYECEK!

NOT: Takip edenler bilir! İçeriyi fazla yazmak istemiyorum! Özellikle insanların tutuklanıp götürüldüğü, iddiaların havada uçuştuğu dönemleri pek sağlıklı bulmuyorum. Taşların yerine oturması zaman alıyor. Ancak yine de izaha muhtaç konular peş peşe geliyor!
Alınanlara ve salınanlara bakın! Herkes bunları konuşuyor! Kimse alınsın ya da salınsın demem! Benim görev tanımımda bu yok! Kimsenin mutsuzluğu bizi mutlu etmez. Ama her adımın iyi ya da kötü faturasının AK PARTİ'ye daha doğrusu ERDOĞAN'a çıkarıldığı ortamda birileri bir şey yapıyor gibi geliyor! Dikkat etmekte büyük fayda var! Benden söylemesi….

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.