Teşekkür edilmesi gereken bir siyasi kadroyuz”

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “Bizim dönemimizde tam 72 milyon zeytin ağacı dikilmiştir. Yaklaşık 100 milyon zeytin ağacı sayısını 172 milyona çıkardık. Teşekkür edilmesi gereken bir siyasi kadroyuz. Teşekkür edilmesi gereken siyasi kadroya sanki zeytinlikleri yok edecekmiş gibi davranmak gerçekten iyi niyetle bağdaşır bir durum değil” dedi.

Teşekkür edilmesi gereken bir siyasi kadroyuz”

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “Bizim dönemimizde tam 72 milyon zeytin ağacı dikilmiştir. Yaklaşık 100 milyon zeytin ağacı sayısını 172 milyona çıkardık. Teşekkür edilmesi gereken bir siyasi kadroyuz. Teşekkür edilmesi gereken siyasi kadroya sanki zeytinlikleri yok edecekmiş gibi davranmak gerçekten iyi niyetle bağdaşır bir durum değil” dedi.

11 Haziran 2017 Pazar 23:55
Teşekkür edilmesi gereken bir siyasi kadroyuz”

 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “Bizim dönemimizde tam 72 milyon zeytin ağacı dikilmiştir. Yaklaşık 100 milyon zeytin ağacı sayısını 172 milyona çıkardık. Teşekkür edilmesi gereken bir siyasi kadroyuz. Teşekkür edilmesi gereken siyasi kadroya sanki zeytinlikleri yok edecekmiş gibi davranmak gerçekten iyi niyetle bağdaşır bir durum değil” dedi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Düzce’nin Gümüşova ilçesinde belediye tarafından verilen iftar yemeğine katıldı. Gümüşova kapalı pazaryerinde düzenlenen iftara Bakan Özlü ile birlikte Milletvekili Ayşe Keşir, AK Parti İl Başkanı Hikmet Keskin, Gümüşova Belediye Başkanı Ahmet Azap, partililer ile Gümüşovalı vatandaşlar katıldı. Bakan Özlü, iftar sonrasında yaptığı konuşmada zeytinlik alanlar ile ilgili olarak son dönemde kendilerine muhalefet edenlere seslenerek, “Referandum sonrasında büyük emeklerle hazırladığımız ve ülkemizin geleceğini yakından ilgilendiren üretim reform paketini meclis komisyonlarına sunup geçmesini sağladık. Son olarak meclis genel kurulunda görüşmeye başladık. Ancak muhalefet partilerinin bazı milletvekilleri ve manipüle ettikleri çeşitli medya organları tasarıyı öylesine sabote ettiler ki sanki bizler zeytinlik karşıtı bir kanun çıkaracakmışız gibi bir hava oluştu. Bugün bir gazetenin manşetinde gördüm. Zeytinlik Gelinleri diye manşet atmışlar. Nedir zeytinlik gelinleri? Neyi ima ediyorsunuz? Bizim dönemimizde tam 72 milyon zeytin ağacı dikilmiştir. Yaklaşık 100 milyon zeytin ağacı sayısını 172 milyona çıkardık. Teşekkür edilmesi gereken bir siyasi kadroyuz. Teşekkür edilmesi gereken siyasi kadroya sanki zeytinlikleri yok edecekmiş gibi davranmak gerçekten iyi niyetle bağdaşır bir durum değil. Zeytinlik Gelinleri gibi başka imalar bizi üzüyor. Bunlar iyi niyetli manşetler değil. Teşekkür edilmesi gereken bir siyasi kadro var ve bu kadroya karşı bir takım imalarda bulunmak bir takım merkezlere mesajlar göndermek, atıflar yapmak, onları uyandırma yönünde gayretler sarf etmek yakışmıyor. Gerçekten enteresan bir ülkede yaşıyoruz. Bugüne kadar Türkiye’de ki zeytinlik sahalarının verimliliklerinin arttırılması, sahalarının geliştirilmesi yönünde bu çevrelerden bana öneri gelmedi. Bir Allah’ın kulu desin ki Türkiye’de ki zeytinlik sahaları şu şekilde geliştirilir ya da verimi bu şekilde artar. Bunlar aman durun, sakın dokunmayın, hiçbir şey yapmayın diyorlar. Bunlar Türkiye’yi tutmak isteyen, Türkiye’nin hamle yapmasını istemeyen çevreler. Maalesef insanların temiz duygularını kullanmak için gayret sarf ediyorlar. Hiçbiri iyi niyetli değil. Bunları içinizi karartmak için söylemiyorum. Ne olup bittiğinin farkına varmanız gerekiyor. Bende Düzce’nin bakanı olarak durumu sizlerle paylaşıyorum. Bu bir şikayet değil. Sizlerden yani aklıselimden aldığımız yetki ile bizler bu sorunları çok kısa zamanda çözeceğiz. Mecliste komisyon var. Bu konuyu komisyonda tartışacağız. Meclis ve genel kurul var. Meclise milli irade diyoruz. Bu konuda bir karar verecek. Dolayısı ile göstereceğimiz irade konusunda kimsenin şüphesi olmasın” dedi.

“Katar ambargosu ile Müslümanları sınıyorlar”

Bakan Özlü, Katar’da yaşanan sıkıntılara da değinerek şunları kaydetti:

“Son 6 yıldır Ortadoğu’da yani yakın ve uzak İslam coğrafyasında yaşanan gelişmeler esasen bir büyük şuura sahip olmamız gerektiğini ortaya koyuyor. 2010 sonlarında başlayıp 2011 yıllarında aramızda 911 kilometre sınır bulunan Suriye’ye erişen Arap devrimleri hareketi başarıya ulaşmak yerine milyonlarca ölüm ve gözyaşına sebep olmuştur. İlk başlarda bu özgürlük hareketlerini destekleyen ve Türkiye ile iş birliği yapmak isteyen batılı ülkeler ve ABD, Türkiye’nin bu süreçten güçlü bir şekilde çıkacağını gördüklerinde ise tüm ilkelerini çiğneyerek mezhepçi, Esad ve IŞİD’li katillerce öldürülmelerine göz yummuşlardır. Ülkemizin güçlenmesinden rahatsız olan söz konusu merkezler 2013 gezi olayları ile birlikte başlayan AK Parti hükümetini yıkma çabalarına açıktan destek verdikleri gibi 17-25 Aralık sürecine ve birçok insanımızın şahadetine mal olan 15 Temmuz kalkışmasına tüm demokratik değerleri ayaklar altına almak pahasına en ufak bir ses çıkarmamışlardır. Biliyorsunuz Katar’da bir takım gelişmeler oluyor. Katar bizim için herhangi bir devlet değildir. Ülkemizin ve milletimizin haklı davalarında her zaman yanımızda olmuş Arap körfezi ülkeleri arasında bağlarımızın en güçlü olduğu ülkedir. Şu an Katar Devlet Başkanı olan büyük babası ölmeden önce oğluna topraklarında bulunan Osmanlı Askerlerinin çıkarılmamasını vasiyet etmiştir. Rusya ile uçak krizi yaşadığımızda size en ucuz doğalgazı biz göndeririz diyen, 15 Temmuz gecesi Hükümetimize ilk desteği veren bir ülkedir Katar. Bundan 15 gün önce Suudi Arabistan başta olmak üzere bazı körfez ülkeleri inanılmaz bir şekilde tıpkı Amerika’nın elleri ile Katarı teröre destek veren ülke şeklinde tanımlayarak yaptırım kararı aldılar. Mübarek Ramazan ayında hangi Müslüman ülke ambargolardan Müslüman halkın etkileneceğini bile bile böyle bir yönteme başvurabilir. Aramızda ki kadim kardeşlik ilişkilerinden rahatsız olan kişiler dindaş Suudi ve diğer ülkelerin damarlarına basarak Müslüman ülkeleri sınamak istemektedirler. İnşallah bu krizi en rasyonel bir şekilde çözeceğiz. Müttefiklerimizle birlikte yolumuza devam edeceğiz. Emperyalist güçler geçtiğimiz yıllarda ki gibi oturduğu yerde oturan bir Türkiye istemektedirler. Etliye sütlüye dokunmayan bir ülke olmamızı istiyorlar. Bunun yeni Türkiye için kabul edilebilir olduğunu söylememe gerek yok. Bir eski Türkiye vardı, Ak partiden sonra yeni Türkiye var. Yeni Türkiye bu tür ülkelerin beklentilerini karşılamayacak.”

Bakan Özlü, Gümüşova’da iftarın ardından Düzce’den ayrılarak Ankara’ya hareket etti.

Son Güncelleme: 12.06.2017 01:29
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.