“BİZ BU İŞİ GÖRMEZDEN GELEMEZDİK”

Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın hazırlayıp sunduğu “Kitabın Ortasından” programına konuk olan Cumayeri Belediye Başkanı Mustafa Koloğlu, Cumayeri eski Belediye Başkanı Recep Tuna döneminde yapılan ve yargıya taşınan ‘Altyapı İhalesi Usulsüzlüğü’ ile ilgili konuştu. ‘Biz bu işi görmezden gelemezdik’ diyen Başkan Koloğlu, “Ben bu meseleyi yargıya taşımadan önce Hem MHP’li, hem Ak Partili en alttan, en tepeye kadar anlattım. Herkesle istişare ediyorum, hiç ‘ya kardeşim bırak, kol kırılsın yen içinde kalsın’ diyen kimse olmadı” ifadelerini kullandı. Koloğlu ayrıca, paranın bugün yasal faizi ile birlikte 3 milyon 300 bin TL’ye ulaştığını söyledi.

“BİZ BU İŞİ GÖRMEZDEN GELEMEZDİK”

Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın hazırlayıp sunduğu “Kitabın Ortasından” programına konuk olan Cumayeri Belediye Başkanı Mustafa Koloğlu, Cumayeri eski Belediye Başkanı Recep Tuna döneminde yapılan ve yargıya taşınan ‘Altyapı İhalesi Usulsüzlüğü’ ile ilgili konuştu. ‘Biz bu işi görmezden gelemezdik’ diyen Başkan Koloğlu, “Ben bu meseleyi yargıya taşımadan önce Hem MHP’li, hem Ak Partili en alttan, en tepeye kadar anlattım. Herkesle istişare ediyorum, hiç ‘ya kardeşim bırak, kol kırılsın yen içinde kalsın’ diyen kimse olmadı” ifadelerini kullandı. Koloğlu ayrıca, paranın bugün yasal faizi ile birlikte 3 milyon 300 bin TL’ye ulaştığını söyledi.

06 Kasım 2021 Cumartesi 18:08
“BİZ BU İŞİ GÖRMEZDEN GELEMEZDİK”

Öncü TV ve 100.2 Radyo Ortak yayınıyla geniş bir kitleye ulaşan, Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın sunduğu “Kitabın Ortasında” programı, değindiği konularla izleyenleri hem ekranların, hem de radyolarının başına çekmeye devam ediyor.

Programın Cuma akşam ki son bölümüne konuk olan Cumayeri Belediye Başkanı Mustafa Koloğlu, AK Partili Cumayeri eski Belediye Başkanı Recep Tuna döneminde yapılan Altyapı İhalesi Usulsüzlüğünü neden yargıya taşıdıklarını açıkladı.

Başkan Koloğlu’nun konuk olduğu programı, gerek ekranları başından, gerek radyodan, gerekse sosyal medya hesapları üzerinden binlerce Düzceli ve Cumayerli vatandaş takip etti.

“Davayı açmasaydık, görevi ihmal ve suiistimal suçu işlemiş olacaktık”

İhale usulsüzlüğü ile ilgili dava sürecinin devam ettiğine dikkat çeken Başkan Koloğlu,   “Bunu çok konuştuk zaten geçmişte. Çokta canlı yayında detaylarına girmek istemiyorum, yargı devam ediyor. Bir bu işe neden girdik? Neden girmek zorundaydık bunu söylemek istiyorum. Bazı vatandaşlarımızın bir kısmı, onların kendi arasında diye bir cümle kullandı. Bu halef, selef meselesi değil. Bu Tüyü bitmemiş yetimin hakkı meselesi. Biz Cumayeri’nde görev isterken, Cumayeri’nin haklarını koruyacağımıza, parasını yemeyeceğimize ve yedirmeyeceğimize söz verdik. Biz buradayız. Bir bu davaya girmeseydik eğer, bu dava kapanır mıydı? Kapanabilirdi. Ama biz rahat yatabilir miydik? Yatamazdık. Biz rahat yatamayacağımız için bu davaya girmek zorunda kaldık. Dosya kapanmadığı için, yani kesin kabul yapılmadığı için, bu dosyaya biz girmek zorundaydık. Girmeseydik görevi ihmal ve suiistimal suçu işlemiş olacaktık. Bu davayı açmak zorundaydık. Bizden önceki, diğer kapanmış dosyalar, bizim gördüğümüz başka şeylerde var, ama bu bizim işimiz değil. O devletin işi bakar, sayış taydır bilmem nedir. Bizi ilgilendirmiyor. Bizden önceki dönemde olmuş, hepsi Allaha havale edilmiş gitmiştir. Ama bu mesele dosyası açık kaldığı için, bizim dönemimize de sirayet eden bir dosya Kapanmamış, yani dosya hala devam ediyor” dedi.

“Bu sadece bir yetim hakkı değil, bu olay emsal teşkil etsin, kimse yetimin hakkına el uzatmasın”

Davayı yetim hakkına el uzatmak isteyenlere örnek teşkil etmesi için açtıklarının altını çizen Başkan Koloğlu, “Biz müfettiş değiliz, Sayıştay üyesi de değiliz, bizi ilgilendirmiyor. Vardır anlamında söylemiyorum; olabilir, bizi ilgilendirmiyor. Kapanmış bitmiş ihaleler, bizim meselemiz değil. Bununla alakalı belli dönemlerde müfettişler gelir incelemelerini yapar, değerlendirmelerini yapar ve devam eder. O, o dönemle alakalıdır yani. Ama şu anda bu dosya kapanmadığı için, bizim dönemimize de sirayet eden bir mesele. Dosya açık kesin kabulü yapılmamış. Biz bunu araştırmak zorunda kaldık. Dolayısıyla bizde gerekeni yaptık, olması gerekeni yaptık. Getirdik bunu adli mercie taşıdık. Az önce sizin de ifade ettiğiniz gibi, şuan da yargılaması devam ediyor. 1 Kasım Pazartesi günü ilk duruşması yapıldı. Süreç devam ediyor, biz Türk adaletine güveniyoruz. Bir kısım AK Parti yargısı falan filan değil, yargı yargıdır. Siyasi unsurlar tamamen, bir tarafa bırakılmak suretiyle, hakkaniyet neyse, doğrusu neyse onu ortaya çıkarmaya çalışır ki; öyle devam ediyor. Bu olayın ne için üzerine gitmek zorunda kaldık, sadece yetim hakkı meselesi de değil. Bu aynı zamanda bundan sonra yapılacak olanlara da, bir gösterge olmalı. Emsal teşkil etsin, kimse öyle yetimin hakkına el uzatmasın. Şuanda suçlu olarak söylemiyorum. Dava yargıda, neticelendiğinde bakacağız. Suçludur veya suçsuzdur o ayrı bir mesele” şeklinde konuştu.

“Bu iş siyasi değil, şahsi kişisel bir mesele”

Cumayeri Belediyesi olarak açtıkları davanın siyasi olmadığını, şahsi ve kişisel bir mesele olduğunun altını çizen Koloğlu, şu şekilde devam etti:

“Bir diğeri mesele siyasimi? Şimdi Recep Tuna ile siyasi mesele, ya kardeşim seçimi zaten almışım. Seçim bitmiş, bundan sonra tekrar, geçmişte şöyle oldu, böyle oldu diye siyasi bir şey değil.  Özellikle Cumhur İttifakı arasında bir sıkıntı çıkartmaya çalışıyorlar.  Bu mesele tamamen şahsi bir meseledir parti meselesi değildir. Sonuç itibariyle, olayın şey kısmına bakıyoruz hep, AK Partili bir belediye şöyle, şöyle yaptı.  Ya kardeşim buda Milliyetçi Hareket Partili bir belediye sonuç itibariyle, Cumhur İttifakının bir belediyesi her şeye rağmen, her şeyi göze alarak böyle bir dava açılmış. Bu konu niye konuşulmuyor. Dolayısıyla bu mesele siyasi bir mesele değil.  Bu mesele tamamen şahsi kişisel bir meseledir. Suçun unsurları noktasında, tarafları noktasında şahsi bir meseledir. Dolayısıyla siyasi noktalara taşıyıp da Cumhur İttifakının üzerine bir şey atmaya kimse uğraşmasın.”

“Bu davayı açarken aşağıdan yukarıya hem AK Parti, hem de MHP ile görüştüm”

“Etiklik meselesi, herkesin etiği kendine göre. Niye etik değil? Ben bu meseleyi yargıya taşımadan önce Hem MHP’li, hem Ak Partili en alttan, en tepeye kadar anlattım” diyen Koloğlu, şu açıklamalarda bulundu:

“Herkesle istişare ediyorum, hiç  ‘ya kardeşim bırak, kol kırılsın yen içinde kalsın’ diyen kimse olmadı. Herkes tamam kardeşim, bir yanlış varsa, bu yanlışı ortaya koyun dendi. Dolayısıyla bu olaya Cumhur ittifakı içerisinde ki bir sıkıntı olarak değil. Cumhur ittifakı içerisinde ki safraların temizlenmesi olarak da bakılabilir. Öyle bakılmalıdır bence. Eğer bize birileri hayır kardeşim yapma, etme, bilmem ne demedi yani kimse. Bazı istisnai şeyler onları çokta dikkate almaya gerek yok. Hem MHP, hem Ak Parti noktasında, söz söyleme noktasında olan, yani resmi olarak bu partileri temsil eden, hiç kimse kardeşim bu noktada geri dur. Aman bilmem ne, zarar verir demedi yani. Sonuna kadar gidilsin. Ne yapılması gerekiyorsa yapılsın.”

“Cumayeri Belediyesi bu parayı alacak!”

İhale usulsüzlüğünde Cumayeri Belediyesinin kasasından çıkan paranın bugün yasal faizi ile birlikte 3 milyon 300 bin TL’ye ulaştığını anlatan Koloğlu, şu açıklamalarda bulundu:

“Toplam olarak, başlangıç itibariyle 1 milyon 252 bin liralık bir bedel. Şu anki itibariyle bütün şeyleri üzerine giydirdiğinde, aşağı yukarı 3 milyon 300 bin lira civarında bir bedel söz konusu. Mahkeme sürecini şey olarak değerlendirmemek lazım; mahkeme kararı ile üzerindeki tedbiri kaldırdı, kendine göre bir düşüncesi vardır. Ona bir şey diyemeyiz. Süreç itibariyle bunlar hala sanık niteliğinde. Dolayısıyla her hangi bir karar ortaya çıkmış değil. Mahkeme belki öyle değerlendirmiştir. Bir mahkeme sonuçlansın, ondan sonra bakarız diye düşünmüş olabilir. Önce ceza davasının sonuçlanması gerekiyor. Cumayeri belediyesi bu parayı alacak.”

“Ortada bir iddianame var, yargılama var”

Usulsüzlükle ilgili Cumayeri Belediyesinde bulunan tüm belgeleri yargıya sunduklarını hatırlatan Koloğlu, “Bu konuların burada konuşulmasını çok doğru düşünmüyorum. Hem sanıklar noktasında, hem bizim noktamızda, hem siyasi anlamda. Bu noktayı kişisel bir noktaya taşımaya da gerek yok. Bu tamamen yargının işi. Bizim elimizde ne kadar belge, bilgi varsa hepsini yargıya taşıdık. Dolayısıyla davada görülmeye başlandı. Bunları burada tartışmayalım. Daha ilk mahkeme oldu. Burada sürece başlangıç noktasında, kendiniz bahsettiniz. Sonuç itibariyle bir iddianame hazırlandı. Bu iddianame kabul edildi. Bu bir göstergedir. Daha sonra asli cezada dava açıldı, itiraz edildi, reddedildi, sonra ağır cezaya taşındı ve ağır ceza dosyayı kabul etti.  Bunlar hep bir süreç, bir göstergedir. Sanıktır, ama hiçbir şey olmamıştır demiyoruz. Kişiler ceza alıncaya kadar masumdur. Doğru, ama ortada bir iddianame var, yargılama var. İddianame var bunların hepsinin birlikte değerlendirilmesi lazım” ifadelerine yer verdi.

“Bu dava siyasi bir dava değil, şahsi dava”

Açtıkları davanın siyasi olmadığını, şahsi ve kişisel olduğunu vurgulayan Koloğlu, “Tabii ki, bu dava siyasi bir dava değil. Ama sonuç itibariyle siyasi partileri de ilgilendiren bir dava.  Bu konuda Sayın Bahadır Alperen, bizim genel başkanımızın avukatı, aynı zamanda ve bizim partinin hukuk işlerinden sorumlu. Bizim genel başkanımızın bu konuda bir talimatı var. Tüyü bitmemiş yetimin hakkı, kimdeyse alın. Oda görevlendirilmişti. Sonuç itibariyle gelmişti buraya davaya dosya koymuştur. Vekâletini koymuştur. Biz şöyle bakıyoruz olaya, bu davayla alakalı bakmıyoruz olaya. Cumayeri’nin her hangi bir yerinde bir asfalt, bir alt yapı ihtiyacı söz konusuysa, söz konusu olduğun biz bunu hayata geçiririz yani” açıklamalarında bulundu.

“Cumhur ittifakının nimetlerinden faydalanıyoruz”

Her zaman suçların şahsi olduğunu ve şahsi suçlar nedeniyle bir parti veya kurumun karalanamayacağını kaydeden Koloğlu, “Biz bu işi görmezden gelemeyiz. Cumhur ittifakının elbette nimetlerinden faydalanıyoruz. Çünkü Cumhur İttifakına mensup bir partinin belediye başkanıyım ben.  Şunu mu diyeceğiz o zaman. Tamam, bu partiden bize hizmet geliyor. Bu partinin belediye başkanı, şimdi bakın olay öyle değil, olay burada, geçmişte Cumhur ittifakına mensup bir partinin üyesi olarak yapılmış olabilir, ama başka yerlere daha farklı partilerden var. Bu partiyle alakalı bir mesele değil. Bu kişilikle alakalı bir mesele. İnsanla alakalı bir mesele. Suçlar şahsidir. Bir insanın suçlu olması bulunduğu mensubu suçlu yapmaz ki. Cumhur ittifakına mensup partiler Türkiye’nin en az yarısının oyunu alan bir parti. Dolayısıyla bunun içerisinde çürük yumurtalar olabilir. Ne yapalım içimizde mi kalsın. Diğerlerini de mi çürütsün. Bunun çok doğru bir yaklaşım olduğunu düşünmüyorum. Hiç olmadı dersek yanlış olur ama ben şunu açık ve net şekilde söylüyorum. Resmi ağızı olan. Yani İl, İlçe ve Genel Merkez noktasında olan, resmi söylem oluşturma yetkisine sahip olan kişilerden hiç biri bana asla olumsuz bir şey söylemedi. Hatta destek oldular. Tamam dediler. Böyle bir yanlış varsa onun üzerine gidin diye destek oldular. Şimdi bir atasözümüz var. Hırsıza kilit dayanmaz. Böyle değerlendirmemek lazım. Belediye yasası çalmaya müsait mi? Değil. Değil, ama insanlar yapıyor. Yapılmıyor mu? İnsanın olduğu her yerde bu var. Hukuka en fazla uyulduğunu düşündüğümüz bir ülke aklımıza getirelim. İngiltere diyelim. İngiltere’de hırsızlık yok mu, üçkâğıtçılık yok mu? Sonuç itibariyle insanın olduğu yerde her şey olur.  Burada yasaları suçlamamak lazım. Nasıl ki Müslümanların yaptığı eksiklikler ve yanlışlıklarla İslam’ı suçlamak gibi. Buna benzer bir şey yani” ifadelerini kullandı.

Son Güncelleme: 06.11.2021 18:13
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.